KANKAYA MEKTUP

Sevgili kankam denemecan;
Seni ne kadar özledim bilemezsin, burnumda tütüyorsun. Rüyalarımın vazgeçilmez elemanısın. Sensiz saadet neymiş bilemedim. Saadet vardı bölümde ona noldu acaba? Beycafe'de suikaste kurban gitmiş diyorlar. Katil zanlıları da bir iddiaya göre Çağdaş Ş. ve A. Buğra D. imiş. Çok üzüldüm. Neyse konu o değil. Seni o kadar çok özledim ki demin senin için Melbourne Tigers - Gold Coast Blaze maçına bahis oynadım ve kazandım. Ne kadar gururluyum bilemezsin. Sen de beni özlüyor musun be gamsız? Vicdansız, ben sensiz ne yaparım şimdi söyleeeee. Beniiiiiii acılarlaaaaa, baş başaaaaa bıraktın nedeeeeen... Nedeeeeeeeen? Needeeeeeeen? Ben sana ne yapmıştıııııım? Tek suçuuuuum, seniiiii çılgıncaaaa sevmektiiiii... Sensiz Beytepe çekilmiyor. Asayiş hiç de berkemal değil. Pazartesi günü olaylar çıktı. Sönmez'i kalabalığın içinde elinde patates ekmekle görünce kalbimin nasıl attığını tahmin bile edemezsin. Elimden hiçbir şey gelmedi. Güvenlik güçlerinin Sönmez'i yaka paça ekip aracına bindirişini görünce içim cız etti. Bunların hepsi sen yoksun diye oldu kanka. Seni çok özledim. Tez zamanda yaz bana. Hadi iyi günler...

S.S.V.D.S.O.K.J.K

Habere gel!

http://www.reuters.com/article/lifestyleMolt/idUSTRE5444XQ20090505

adresindeki haber zaten ilginc. Son 4 paragrafina ise katilarak guldum.

Tasinmak

Yeni bir ev buldum. Okula simdikinden cok daha yakin. Yani gorsellestireyim sizin icin. Bu eski evimdi. Simdi birazdan goreceginiz de yeni evim. Google mapste cizilmis olasi yolu gormezden gelin. Sadece a ve b noktalari arasindaki bir yolu seciyor. Okulun icindeki kestirmeleri falan ne yazik ki henuz eklememisler. Dolayisiyla iki haritada da sadece a ve b noktalarina bakarsaniz daha mantikli olur.

Olcek farkini gozden kacirmayin.

Yakinliktan baska artisi evde tek basima kalacak olmam. Aslinda ev de sayilmaz tam olarak. "Granny Flat" diyorlar. Yani odasiz bir dikdortgenler prizmasi dusunun. Bir ucunda yataginiz, calisma alaniniz duruyor. Diger ucu tuvalet, banyo. Ortasinda da mutfakciginiz -kitchenette-. Baya sevimli. 3 adet fotografini da ilerleyen zamanlarda yaziya ekleyecegim. Ev degistirmemin en buyuk sebeplerini siralamaya baslayayim.

Uzaklik: Her sabah kalkip yarim saat okula yurumek acikcasi zor geliyordu. Aksamlari donerken sorun olmuyor ama sabah o yolu yuruyeceginizi bilmek bile yataktan kalkmaktan alikoyuyor sizi bazi zamanlar.



Simdiki evim alisveris merkezine cok cok yakin. Yani hemen arkasinda hatta oyle soyleyebilirim. Fakat hergun alisveris yapmamakla kalmiyor, hergun okula gidiyorum. Dolayisiyla haftada 1 kere gerceklestirdigim alisveris icin alisveris merkezine bu kadar yakin oturmak cok cazip degil. Hani karsi arguman olarak bunu sunabileceklere soyluyorum. Inonu stadini bilenler icin soyluyorum. Her neyse.



Ev Ortami: Simdiki evimde de yasama acisindan bir zorluk cekmemistim. Yani sonucta 8 sene boyunca yurtta kalmis bir adamim. Kalabalik fazla sorun olmuyor. Tuvaleti, banyoyu ortak kullanmaya alismisim ama insanin canina tak ediyormus bir yerden sonra. Yani yurtta istedigin zaman gidip banyoyu ya da tuvaleti bos bulabiliyorsun. Bulamadigin zaman nadirdir. Onda da 3-4 dakika bekler gidersin bosalmistir. Ama bunda tek bir adet tuvalet ve banyo oldugundan oyle istediginde bos bulamiyorsun. Bir de soyle bir sorun var. Teorik olarak evi kullanan 4 kisi olmamiz gerekiyor. Ama ev sahibinin evin arkasinda ayri bir yeri ve eve baglantisi oldugundan, ev sahibi, ev sahibinin oglu ve ev sahibinin kopekleri ve sevgilisi de benim oturdugum evi kullaniyor. Dolayisiyla gittikce kalabalik oluyor ev. Bu da ortak kullanim alanlarinin ferahligi acisindan bir sikinti. Mutfagi bos bulamamak diye bir sey bilmezdim ben mesela yurtta. 400 kisi kaldigimiz yerde 2 adet ocak yetiyordu herkese.



Bos da bulunuyordu. Simdi dusunuyorum ulan ocagi kullanan maksimum 5 kisiyiz ama nasil oluyor da dolu oluyor anlamiyorum. Mutfagin temizligi de buna bir etken. Yani yerler falan temiz de adam yemegini yapiyor, tavasini birakiyor oraya gidiyor. E ben yemek yapicam. Senin yemeginin bitmesini beklemek zoruda miyim? O tava bana lazim. O bilinci olusturamadim evde defalarca soylememe ragmen. Yap yemegini yika ortak kullanilan mutfak malzemelerini oyle git ye. Ha diyeceksin ki soguyor. E kardesim 45 saniye cevir mikrodalgada tabagini sicaktan gene agzin yanacak. Neyse bu da boyle. Sonra ornegin lavabo. Ya adam iyi guzel icmissin koymussun bardagini lavaboya ki calkalaman da 30 saniyeni almayacak belki. Zaten o lavabo dar. Ben orada sen oraya bardak koyunca bulasik yikayamiyorum senin bardagini alip benchin uzerine koymak zorunda miyim? Yika oyle defol git ne yapacaksan. Hayir lavabo hakikaten ufak. Bildigimiz alistigimiz lavabolar gibi degil. Icinde 1 litrelik kola sisesine su dolduramazsiniz. O kadar da net soyluyorum. 500mL lik pet siseyi bile egerek dolduruyorum. Neyse o da bitti. Yemek kokulari. Simdi buna durust olmak gerekirse bir sey demeye hakkim yok. Adamin kulturu o. Nasil ogrendiyse, nasil seviyorsa elbet oyle yapacak. Fakat ben de rahatsiz olmuyor degildim. Yani bunlar nasil baharatlarsa butun ev kokar mi arkadasim. Vallahi bravo. Senelerce yemek yapildi evlerimizde de bir tanesi bile boyle kokmadi. Iskembe corbasi yapilirken duydugum koku bile 1 saat bilemedin 2 saat sonra cikiyorken, adamlarin yemeginin kokusunun cikmasi kapilar bacalar acikken 4-5 saati buluyor. Hatta sanirim kendileri yemegin piserken cikardigi kokulardan rahatsiz oluyorlar. Tam emin degilim ama bundan. Hah ne dedik simdiye kadar, uzaklik dedik, ev ortami dedik. Ne kaldi? Internet kaldi? Kadin, evsahibim, muhtemelen daha fazla kazik yiyemezdi internet baglantisindan. Verebilecegi en fazla parayi, alabilecegi en kotu internet baglantisina veriyor ve ustelik bundan da ya memnun ya da habersiz. Mukemmel internet paketleri varken biz orada surunuyoruz sayfa acacagiz diye. Yeni tasindigimda boyle bir durum soz konusu olmayacak olursa da kendi baglantimi cektirme olanagim var. Burada o yoktu. Sikayetci oldugum taraflar bunlardi.

Bu eve 125 dolar kira veriyorum haftalik ve faturalar icinde. Simdi tasinacagima ise haftada yaklasik 160 dolar verecegim. Kiyaslaninca bir fark yok gibi duruyor. Artisi eksisini goturuyor gibi ama oyle degil. Hem tasinacagim verandasi falan var bana ait. Geceleri atarsin masani sandalyeni, alirsin birani okursun mis gibi sessiz sakin kitabini. Pufur pufur hem de. Simdikinde veranda yoktu. Bahce ikisinde de var o acidan bir kiyaslama yapmam dogru olmaz. 160 dolar da hakikaten normal bir kira burada. Ne pahali, ne ucuz. Hem yurumeden tasarruf ettigim zaman da cabasi. Bunun tek farki eve ilk girerken 600 dolarlik bir depozito verecek olmam. Onu da veririm ya diyorum. Adi uzerinde depozito. Cikarken geri aliyosun. Haberler bunlar. Yanaklarinizdan operim.

"Fotograftaki kizi da veriyorlar mi kiranin icinde?" esprisini ilk yapana soda.

Daha tasinmadim. 23 Kasim'da tasiniyorum. Hem ev sahibine bir ay onceden haber verme yukumlulugumu gerceklestirmis olmak adina boyle bir durum soz konusu hem de yeni tasinacagim evin kiracisi evi 22 sinde bosaltiyor. Kesinlesene kadar yazmamistim. Artik kesin.

Bomba Transfer

Gecen haftalarda sinyallerini verdigimiz taze kan takviyesi icin artik butona basildi. Cesitli yerlere davetiyeler yollandi. Iclerinden en sazani -auisdhaisudhiaushd- cikan kjb'yi hemen yazar kadromuza dahil ettik. Kendisine ileriki sneyl.com yasaminda basarilar dileriz. Asiduhfiasudhfisuhdf.

Olum bak oyle sazan lafina kizip yazmamak, bloga bir tavir koymak, kusmek yok. Kardes kardes oynuyoruz. Sen de kendi postanda bana laf atarsin mesela. Oyle bir kultur yerlestiririz bizden sonraki nesillere. He mi? Cok elitim ya. Asfhiaudhsfiuhdsf.

Noktadan sonra gelen gulmelerime buyuk harfle basladigima dikkat etmissinizdir umarim. Dil cok onemli hafiz. Aaiusdhaisdufhaoisudfh.

Merak ne guzel sey, guzel sey merak

http://www.youtube.com/watch?v=BCGhazFvxQM adresinde konuslanmis parca kimin nesidir? neyin fesidir? bir buldurun be.

Gun Gecmiyor ki Bir Yenilik Yapmayalim

Yazarlar, yazarlarimiz, diyordular "ya hocam iyi guzel de bize bir @sneyl.com mail hesabi verin.".

Yok lan demiyolardi oyle bir sey. Istemezlerken yapiyoruz iste biz. Usenmiyoruz. Elimizi tasin altina koyuyoruz.

Google ile yaptigimiz anlasma sonucu;

http://mail.sneyl.com (Mail Hesabi)
http://calendar.sneyl.com (Takvim)
http://docs.sneyl.com (Collaboration olaylarina girmece yapabiliriz belki o olmasa bile kisisel online dokumantasyon servisiniz)

adreslerini yazarlarimimizin kullanimina actik. Blogda tanimli olan mail adreslerinize erisim bilgileriniz postalandi. Iciniz rahat olsun.

Ayrica eskiden "stumble" ve "top secret" olan atil butonlari "blog mail" ve "giris" butonlari ile degistirdik. "blog mail" mail giris arayuzune goturuyor sizi, "giris" ise blogger posta yazma arayuzune. Simdilik haberler bunlar.

slm mrb asl pls ltf tsk bye

Japon Konsolosu'na

A. D.
3 Saat, 54 Dakika önce

Sekreterliğe gelmeniz gerekiyor
Birgül A.

hadi hayırlısı bakalım.

Yurt Cikmasi

Mukemmel oldu mukemmel. Yok lan bana degil, kardesime! Ohhh. Resmen rahatladim ya. Sevindim. Simdi yurttan bir iki arkadasa soyleyeyim de etrafi, ulasimi falan ogretsinler.

Surada Dursun da Lazim Oluyo Sonra



Buna bir de tag yapalim da aramasi kolay olsun.

Editasyon romantique

Internetin Tekrar 1.5 Mbps Olmasi

Fatura donemi sifirlandigindan oturu 64 kbps olan internet hizimiz tekrardan 1.5 mbps ye dondu. Tam da dizi sezonu acildiginda hizin dusuk olmasi pek iyi olmadi ama. Diziler birikti. Simdi yukleneyim hepsini indireyim diyecegim ama o zaman da yine erken doldurdugum kota yuzunden internet can cekisecek ayin geri kalan 27 gununde. oaısdjhfıauhsdf. Lan dertlerime bak ya. Neyse House acayim simdi.

Avril Lavigne - Let Go

Lise 2'nin sonları ya da Lise 3'ün başlarıydı -tam hatırlayamıyorum- herkesin kasetini alırdım. Artık kim çıkarsa. Klibini görürdüm, vay derdim ne güzel şarkı. Koşup albümünü alırdım. Mükemmel bir tüketiciydim aslında. Yani RHCP albüm koleksiyonumu bir yana bırakın, bu albümler bambaşkadır. Şimdi masamdan görebildiğim kadarıyla, Evanescence - Fallen, Limp Bizkit - Results May Vary, Natalie Imbruglia -White Lilies Island ve bir de Avril Lavigne - Let Go var. (Bu arada Results May Vary albüm kapağını çok severim.) Evet bu örneklerden de görüldüğü üzere her tarz var. Yani Ankaralı Turgut'tan tutun Duman'a kadar gibi mesela. Sanki siz bilmiyorsunuz bu grupları/bağyanları. Ankaralı Turgut, Duman örneği falan saçma oldu. Her neyse. Az çok anladınız benim o dönemlerdeki tüketimimi. Hepsini de dinlerdim o ayrı ama. Bu da böyle bi anı olsun işte.




Gelelim şimdi başlığımıza. Avril Lavigne - Let Go. Şimdi medya maymunumda bu albümü dinliyorum da. İşte o zamanki hallerim aklıma geldi. Şarkılarını hala ezbere biliyormuşum bir de. Buna şaşırdım. Bu albümün tek sevmediğim yanı, kasetteki kağıdın olmamasıydı. Yani vardı ama sadece şarkı sözü ve beste kime ait o yazıyordu. Bir tane de fotoğraf. 2 sayfa lan. Oysa Red Hot Chili Peppers kasetleri öyle miydi? Değildi. Dolu doluydu. Sözleri de vardı. Sözlerini de yazıyorlardı tam oluyordu. Olsun be Avril! Senin bu albümünü seviyorum ben. Dinliyorum arada. Sözleri olsaydı güzel olurdu. Ya da biraz resim. Olsun o zaman küçüktün. Belki sonraki albümlerini dolu dolu yaptın. Ben bilmem oraları. Beni de ilgilendirmez. Beni Let Go ilgilendirir. Canım canım canım.

Yazarın bu yazıdan çıkardığı not: Eskiden korsan morsan yokmuş lan o kadar fazla! Asfsdahfuısadhfasopdgyouygdsf.

nbh_

bu adam yuksekogrenime ilk basladiginda burs cikmisti ogrenim kredisi yerine sonra ortalama durumlari falan yuzunden bursu kesildi ogrenime donusturuldu. iki sene sonra gotunde 10 milyara patlayacak bu hatasi.